Kelime anlamıyla "artan" veya "temizlenen" anlamına gelen zekat, Müslümanlar için önemli bir sosyal sorumluluk ve dayanışma aracıdır. Bu sadaka, bir yıl içinde sahip olduğunuz belli bir miktardaki mal varlığının bir kısmının yoksullara veya ihtiyaç sahiplerine verilmesini ifade eder.
Zekatın neden verildiği konusu İslam dininde açık bir şekilde belirtilmiştir. Temel amaç, zenginlik ve mal varlığının adaletli bir şekilde dağıtılmasını sağlamaktır. Zengin olanlar, sahip oldukları maddi imkanları paylaşarak toplumun daha adil bir yapıya kavuşmasına katkı sağlarlar. Bu sadaka, yoksulları ve ihtiyaç sahiplerini korumak, toplum içinde sosyal dengeyi oluşturmak ve dayanışmayı teşvik etmek amacıyla verilir.
Zekat vermenin birçok faydası bulunmaktadır. İlk olarak, zekat, fakirleri ve yoksulları destekleyerek toplumda sosyal adaletin sağlanmasına katkıda bulunur. Aynı zamanda, ihtiyaç sahiplerine yardım ederek onların yaşam koşullarını iyileştirmeye yardımcı olur. Zekat, aynı zamanda zenginlerin bencillikten kaçınmalarını teşvik eder ve mal varlıklarını paylaşmalarını sağlar.
Zekatın veriliş süreci de İslam dininde belirli kurallara tabidir. Kişinin sahip olduğu mülkün belirli bir miktarın altında olması durumunda zekat verme zorunluluğu ortaya çıkmaz. Bu nisap miktarı, İslam hukukçuları tarafından belirlenir ve genellikle altın veya gümüş miktarı olarak ifade edilir. Zekat, genellikle yıllık olarak hesaplanır ve bu hesaplamada kişinin sahip olduğu altın, gümüş, para, ticari mallar ve diğer mülkiyetler dikkate alınır.
Zekatın verilmesi, Müslümanlar için bir ibadet olarak kabul edilir ve İslam'ın beş temel sütunundan biri olarak görülür. Bu sadaka, dini bir vecibe olmanın yanı sıra toplumsal bir sorumluluğu ifade eder. Müslümanlar, zekatlarını yerine getirerek hem ibadetlerini tamamlarlar hem de toplumlarında daha adaletli bir yapıya katkıda bulunurlar.
Haber Merkezi
