KİMİLERİ İYİLİK YAPTI KİMİLERİ REKLAM...
11 ilimizde büyük felaketin yaşandığı, yasımızın devam ettiği, etkisini tüm ülkece her zerremizde hissettiğimiz, psikolojimizin darmadağın olduğu günler yaşamaktayız. Kolkoka omuz omuza vereceğimiz bu günlerde nelere şahit olmadık ki; güzel insanlarımız o kadar güzel gösterdiler ki bize birlik beraberliği, gencimizden yaşlımıza o kadar çok öpülesi el, öyle güzel öpülesi gözler var bizim memleketimizde. 80 küsur yaşında bir dedeye denk geldim mesela yırtık ayakkabısı vardı, bir bacağı seğiriyor, hava soğuk montu yok üşüyor, bir elinde battaniye hızlı hızlı yürüyor meydana, tırlar gitmeden yetiştireyim diye. Yemeden içmeden çalışan gecesini gündüzüne katan sırtlarında koli taşıyan o güzel gençlerimiz… Küçük büyük para demeden ne kadar varsa ellerinde bağış yapan güzel insanlarımız. Çoluğunun çocuğunun rızkından kesip depremzedelere gönderen asil milletimiz. Üzerindeki montu çıkarıp veren, o montun ceplerine çorap, eldiven ve çikolata koyan güzel yürekli insanımız. Çocuğunun çeyizlik eşyalarını açıp deprem bölgesine gönderen genç kızlarımızın anneleri…
KEŞKE SADECE BUNLARA ŞAHİTLİK ETSEYDİK!
İyilikle kötülüğü bir arada barındıran bir varlıktır insan. Biz yardım kampanyası adı altında reklam yapanları da gördük maalesef, depremzedeye uzattığı zarfla yardım selfiesi çekinen, yardım tırlarının önündeki yazıları değiştirip kendi ismini yazıp önünde fotoğraf çekinenleri, daha yardımları bir kişiye dahi ulaşmamışken henüz depremin ilk gününde sosyal medyada yaptığı yardımları profesyonel çekimlerle süsleyip tüm ülkeye gösteren sözüm ona yardım severleri de gördük.
BİZ İNSAN OLMAKTAN NE ZAMAN VAZGEÇTİK?
Bu felaketi kişisel reklama dönüştürmek isteyen reklam sever vatandaşlarımız… Evet, mal varlıklarınız maddi gücünüz olabilir. Bu felaket sonrasında Allah’ın vermiş olduğu nimetleri Rabbimin istese geri alabileceğini hepimiz gördük. Hiç düşünmüyor musunuz? Depremde etkilenen bir çok kişide sizin gibi bu imkanlara sahipti hani sağ elin verdiğini sol el görmeyecekti?
Demem o ki, bu fekalet bize az verip candan olanları da gösterdi, çok verip yardım değil reklam peşinde koşanları da gösterdi. Yaptığı iyiliği boy boy fotoğraf çekenlerin sahte ve yapmacık yüzlerini de hepimizin gözüne soktu. Asgari ücretli vatandaş bütün birikimini az olduğunu düşünerek utana sıkıla verdiğine de tanıklık ettik, bütün işi devletle olan o kocaman kocaman şirketlerin kazançları yanında devede kulak olan yardımlarını tellal bağırtarak reklam yaptıklarına da tanık olduk…
Kötüyü konuşmak istemediğimiz, iyilikten bahsederek, iyilikleri yaygınlaştırmamız gereken zaman dilimindeyiz ancak depremzede vatandaşların mağduriyetleri üzerinden reklam pirimi yapanlar yüzünden utandığımız, sıkıldığımız dönemdeyiz.
Lütfen imkanınız ölçüsünde yardım yapın, yardımı yaygınlaştırmak için çabalayın ancak bunu yaparken kimseyi rencide etmeyin…