Türkiye’deki En Ucuz Sıfır Kilometre Otomobiller Türkiye’deki En Ucuz Sıfır Kilometre Otomobiller


Hayatımızda var olan her konuda bu ilişki ve iletişim önemlidir.
Bunu doğru yapanlar, bir yerlere gelir, eğriyi doğru sananlar ise düz yolda şaşar kalır.
Bunun bir de sonucu vardır tabi ki…
Nedir sonuç?
Hedefe vardığında yaptıkları ile ya adını namını artırır ya da adını soyunu sopunu lekeler…
Mesele buradadır;
Bir yere gelmek değil, o yerin hakkını vermektir.

Bugünün ticaret veya siyaset dünyasının kültürel düşüşü ve kalite eksikliği böyle şeylere defaatle şahit olmamıza neden oluyor.
Bir kişi ticareten büyüyor ancak toplumda karşılığı olmuyor. Bir yere talip olduğunda burunu üstüne çakılıp kalıyor.
Bir kişi siyaseten hasbelkader bir yerlere geliyor, o unvanı ticarette kullanmak istiyor beceremiyor iflas ediyor.

Yani;
Yanisi şu, bir yerde başarı sağlamak destek görmek bütün alanlarda o başarıyı elde edeceğinizin garantisi olmuyor.
İnsan talip olduğu yere bakarken, kendi cüssesini cürmünü göremiyorsa oradan başarıyla çıkması mümkün değildir.
Hani eskilerin bir sözü vardır; “haddini bileceksin”. Bu sözü can veren etrafımızda yaşamasını sağlayan birçok hadsizliğe de bu bencillik dolu körlükten dolayı şahit oluyoruz.

Bazen yol doğru olur
Yoldaş doğru olur.
Taktikler doğru olur
Ancak;
Yola çıkılan kişi yanlıştır.
Çok tanıdık geliyor değil mi?
Çevrenizde inanarak yoldaşlık ettiğiniz, emek verdiğiniz, uğruna alın teri döktüğünüz kişilerin yanlışlığını gördüğünüzde ağzınıza gelen tek söz “değmezmiş” olur.

Hani şimdi, yerel seçimler için birçok niyetli kişi çevresinde halkalar kuruyor ya,
Hani şimdi, kendini dile getirirken “bu beni destekliyor, şu sen olmalısın dedi” diye hikaye anlatanlar var ya,
Hani şimdi, kendisini bulunmaz Hint kumaşı sanıp burnundan kıl aldırmayanlar “bende filan yere adayım” diyorlar ya,
Hani şimdi, bütün başarısızlıklarına rağmen kapalı kapılar ardında “yarışta ben varım” diyenler var ya,
Onları hatırlatmak istedim.
Bunların yüzlerine bir daha bakın.
Yaşattıklarını bir kere daha gözden geçirin.
Yaptıklarını ve yapmadıklarını hatırlayın.
Tarttıktan sonra;
Ya kucaklayın ya da arkanızı dönün gidin.
Basiretinizi bağlamayın.
Siz yoksanız kimse yoktur.
Ömer Kıvanç Köşe Yazısı

Editör: Manşet Gazetesi