KUTLUCA GÜNDEME DAİR AÇIKLAMALARDA BULUNDU
Saadet Partisi İl Başkanı Veysel Kutluca, geçtiğimiz günlerde düzenlenen Saadet Partisi 8’inci Olağan Büyük Kongresi’nin ardından düzenlediği ilk basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İl Başkanı Kutluca, iktidarın attığı adımlardan dolayı devlet ve hükümetin birbirine karıştığını, iktidarın kendisini devlet yerine koyduğunu belirterek, “Bu ülke bizim, bu devlet hepimizin! İktidara gelenler kendi politikaları ile ülkeyi kalkındırmaya çalışırlar ama kendilerini devlet yerine koyamazlar.” diye konuştu.
İKTİDARA HAZIRIZ
Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Saadet Partisi 8’inci Olağan Kongresi’nin tüm Türkiye’den yoğun bir katılım ile gerçekleştirildiğini ifade eden Kutluca, kongrenin seçim için hazırlık çalışmalarının da başlangıcı olduğunu belirtti. Kutluca, “30 Ekim Pazar günü, yurt içinden ve yurt dışından misafirlerimizin ve binlerce teşkilat mensubumuzun katılımıyla 8’inci Olağan Büyük Kongremizi coşku ve heyecanla gerçekleştirdik. Bu kongre bizim moralimizi de elbette yükseltti. Bu haliyle bu kongre, kararlılığımızın altını kalın çizgilerle çizdiğimiz, tepeden tırnağa seçimlere ve iktidara odaklandığımızın ilanı olan bir kongre oldu. Salonun atmosferi, Saadet Partisi kadroları olarak bir ve beraber olduğumuzun, kadrolarımızla ve politikalarımızla iktidara hazır olduğumuzun herkes tarafından anlaşılmasına vesile olduğu kanaatindeyiz.” dedi.
SAADET PARTİSİ, TÜRKİYE’NİN UMUDUDUR
Saadet Partisi teşkilatlarına yönelikte açıklamalarda bulunan Kutluca, her vatandaşa ulaşmanın zorunlu olduğunun altını çizerek, “Köy kahvelerinde bir sobanın etrafında bizi bekleyen milyonlarca insan var. Şehrin çeperlerindeki mahallelerin tenha sokaklarında bizi bekleyen insanlarımız var. Dışarı çıkamayan insanlarımız var. Evlerinde kapısını çalıp, selam vermemizi bekleyen yüz binlerce insanımız var. Memurlarımız, işçilerimiz, emeklilerimiz ve işsiz insanlarımız var. Kısacası bu ülkede bir çıkış kapısı arayan milyonlarca insanımız var. Bu insanlarımız da bizden bir çıkış yapmamızı bekliyor. Bizim teşkilatlarımıza öncelikle vermek istediğimiz mesaj bu. Bir kez daha ifade etmek istiyorum, insan insanın ümidi, Saadet Partisi ise, Türkiye’nin umududur. Ayrıca Saadet Partisi, bu coğrafyanın vicdanıdır. Saadet Partisi, ‘Adil Bir Dünya’nın da teminatıdır. Bu sorumlulukla, bu kararlılıkla çalışmalarımıza hız verecek, her geçen gün tempomuzu artıracak, seçim gecesine kadar yorulmak nedir bilmeden ter dökeceğiz. Yorgunluğumuzu da ancak ‘Milletin İktidarında Saadet Var’ cümlesi ilan edildiğinde ve bu mübarek ülkeye, bu aziz millete hizmet ettikçe atacağız.” diye konuştu.
TÜRKİYE’Yİ İLERİ GÖTÜRMEK İÇİN HATALARINIZDAN DERS ÇIKARMAK ZORUNDASINIZ
İktidardakilerin hâlâ eski politikalarının üzerine geçirdikleri yeni ambalajları ile vatandaşların önüne sunduğunu ifade eden Kutluca, iktidarın geçmişte verdiği sözlerin ne kadarını tuttuğunu sorarak, “20 yıllık bir iktidarın yeni bir vizyon ortaya koyması için neleri yapıp yapamadığına bakmamız gerekir. Üç yıllık perspektif ile hazırladığı Orta Vadeli Program Hedefleri iki ay sonra çöktü. 2022 yılı için 2021 yılının Aralık ayı sonunda bütçe hazırlayan ve daha yılın ilk yarısında yanlış hesap yaptığını anlayıp, neredeyse yeni bir bütçe büyüklüğünde ek bütçe yapmak zorunda kaldı. 2023 yılı ‘Vizyon Belgesi’nde yer alan hiçbir hedefi tutmadı, bırakın tutmasını yanına bile yaklaşamadı. Şimdi çok daha büyük hedeflerden bahsediyorlar. Şimdi bu iktidar, bir iki ay sonrasını bile planlama yeteneğinden yoksun iken, seçim öncesinde ‘Yüzyıl Vizyonu’ ortaya koyarak geleceğin ne kadar ferah olduğunu anlatmaya çalışıyor. Türkiye’yi sadece masa başında üretilenler ile ileriye götürmek mümkün değil. Hatalarınızdan ders çıkarmak mecburiyetindesiniz.” dedi.
DEVLET VE HÜKÜMET BİRBİRİNE KARIŞMIŞ BULUNUYOR
İktidarın 2023 hayallerini geçmişte dillerinden düşürmeyenlerin şimdilerde bu hedefin tutmayacağını anlayarak yeni hikâyeler kurgulamaya çalıştığını belirten Kutluca, polis teşkilatına bağlı bandonun çalınan seçim şarkısını hatırlatarak, “Bu arkadaşlar yeni bir ders almak yerine hemen yeni bir hikâye uydurma ihtiyacı hissettiler, şimdi dillerine yeni bir türkü doladılar. Bu türküye de maalesef devletimizin kurumlarını alet ediyorlar. Devlet ve hükümet birbirine karışmış bulunuyor, devletimizin doğrularını kendilerine mal ettikleri gibi, kendilerinin yanlışları eleştirildiği zaman da ‘devleti mi eleştirmeye kalkıyorsunuz’ kurnazlığıyla sıyrılmaya çalışıyorlar. Bu yanlıştır. Bu ülke bizim, bu devlet hepimizin! İktidara gelenler kendi politikaları ile ülkeyi kalkındırmaya çalışırlar ama kendilerini devlet yerine koyamazlar.” ifadelerini kullandı.
AK PARTİ GERİDE BIRAKTIĞI TABLONUN ÜSTÜNÜ ÖRTÜYOR
İktidarın 2023 yılına az bir zaman kala son 20 yılda yaptıklarına dikkat çeken Kutluca, iktidarın geçmişte verdiği sözleri hatırlatarak, “Çok değil, daha dört yıl önce Cumhurbaşkanlığı için yetki istediklerinde kişi başına milli gelirin 25 bin doları bulacağını vaat etmişlerdi, bugün 9 bin doların altındayız. Hükümet, enflasyonu ve kuru düşürme sözü vermişti. Ama ne oldu Türk lirasının reel değeri tarihin en kötü seviyesine geriledi, enflasyon da son 42 yılın en yüksek seviyesine çıktı. AK Parti, ülkemizi güya yeni bir yüzyıla hazırlarken geride bıraktığı tablonun üstünü örtmeye çalışıyor şimdi” dedi.
BIRAKIN UYUŞTURUCUYU SOKAK KÖPEKLERİ İLE MÜCADELEDE ACİZ KALDILAR
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçtiğimiz günlerde yakalanan uyuşturucu satıcıları ile ilgili verdiği rakamları hatırlatan Kutluca, yakalanan satıcı sayısının uyuşturucunun ne kadar yaygın hale geldiğine bir kanıt olduğunu belirterek, “Şehrin kenar mahallelerinde, yoksulluğun ve eğitimsizliğin girdabına düşmüş gençlerimiz, uyuşturucu bataklığında boğuşuyor maalesef. İçişleri Bakanı haftada, günde ne kadar uyuşturucu satıcısını yakaladıklarını ilan ederek başarı gösterdiklerini göstermeye çalıyor. Açıklanan yüksek rakamlar ise olayın ne kadar geniş açıda olduğunu gösteriyor. Senin ne kadar yakaladığın değil, kullanımı ne kadar engellediğin önemli. Öyle bir hale geldik ki sokak köpeklerini bile engelleyemiyorlar. Bırakın uyuşturucu ile mücadeleyi sokak köpekleri ile mücadelede aciz kaldılar.” diye konuştu.
MERKEZ BANKASI FAİZLERİ DÜŞÜRÜYOR AMA REEL FAİZ BAŞKA
Ekonomik açıdan yaşanan zorlukların vatandaşları her alanda kötü etkilediğini belirten Kutluca, toplum dengelerinin zedelendiğini ifade ederek, “Gençlerimiz ev kuramıyor, evlilik oranları düşüyor, boşanmalar ve evlenme yaşı artıyor. Bu, toplumun dengesinin bozulduğunun en açık göstergesidir. ‘Nas’ gereği Merkez Bankası faizleri düşürüyor. Ama reel faiz yani vatandaşı etkileyen sömüren faiz çıkmış yüzde 135’lere, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bu, dini istismardır. Yüzde 135 faiz nerede görünmüş ya. Enflasyon’da OECD ülkeleri arasında birinci, dünyada ise ilk 6 sıradayız. TÜFE; 2020 yılı Ekim ayı itibariyle yıllık yüzde 11,89 seviyesinde iken, 2022 Ekim ayı ise yüzde 85,51 seviyesine çıkmıştır, bu da resmi rakamlar. Gerçek rakamlar farklı. Gerçek rakamları açıklamayı bile yasakladılar. TÜİK sipariş üzerine rakam belirliyor maalesef.” dedi.
TÜRKİYE EKONOMİDE ARJANTİN VE KOLOMBİYA’NIN GERİSİNDE
Türkiye’nin birçok rakamda dünyanın en kötü ülkeleri ile aynı seviyeye geldiğini belirten Kutluca, milyonlarca insanın ekonomik olarak zorlandığına dikkat çekerek, “İki yıllık dönemde TÜFE 7 misli artmış. 7,2 hatta. Bağımsız araştırmacılara bakarsanız bu rakamlar daha da yüksek. Üretici Fiyat Endeksi de 2020 Ekim’inde yüzde 18,20 iken; iki yıl sonra yüzde 158’e ulaştı. Sefalet endeksinde yıllardır borçlarla boğuşan Arjantin’i bile geride bıraktık. Çalışan hakları bakımından Kolombiya’nın gerisindeyiz. Bunların hepsi iktisatçıların bildiği ülkeler. Dünya’da kötü bir ülke gösterilmek istendiğinde bu ülkeler gösterilir. Ama iktidara bakarsanız biz uçuyoruz. Avrupa’da en düşük asgari ücrete sahip ikinci ülkeyiz. Aynı zamanda asgari ücretli çalışan oranı en yüksek olan ülkeyiz.Milyonlarca insanımız açlık sınırının altında, geri kalan milyonlarca çalışanımız da yoksulluk sınırının altında bir ücretle çalışıyor. Gelir dağılımının en adaletsiz olduğu 3 ülkeden biriyiz. Aslında hedef açlık sınırı değil. Asgari ücret belirlenmesinde yoksulluk sınırının baz alınması gerekir.” ifadelerini kullandı.
DOĞRULARI SÖYLEMEKTEN VE DOĞRULARI YAPMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ
Türkiye’nin yeni yüzyıl inşasının AK Parti iktidarının değişmesi ile başlayacağını ifade eden Kutluca, hem iktidarın hem de sistemin değiştirilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Saadet Partisi, yaptıklarının yanında yapmayacaklarını da dile getirerek vizyonunu ortaya koyan bir partidir. Ne derlerse desinler; biz doğruları söylemekten ve imkân bulduğumuzda da doğru işleri yapmaktan vazgeçmeyeceğiz! Ne işe yaradığına, uygun çözüm olup olmadığına, gerekli mi değil mi diye bakılmadan her inşaatı, yatırım ve hizmet olarak takdim eden bu anlayışı kabul etmemiz mümkün değil. Üretim ve istihdam odaklı yatırımları ülke geneline yayacak ve yaygınlaştıracağız. Eğitimde nicelikle birlikte niteliği de artırma bizim hedeflerimizden birisi. Sağlıkta, adeta ‘paran kadar muayene olursun’ anlayışına evrilen bu düzeni değiştireceğiz. 6 ay sonraya 9 ay sonraya gün verdiler ifadesi sağlıkta ortadan kalkacak. Dış politikada figüran olmak dışında bir politika uygulayacağız. Etrafımızdaki en tehlikeli proje Büyük Ortadoğu Projesi’dir. Yani Büyük İsrail Projesi’dir, bu projeye mutlaka karşı geleceğiz.” dedi.
İKİYÜZLÜ SİYASETE SON VERECEĞİZ
İktidarın kendisinin yaptığı şeylere mübah olarak baktığına dikkat çeken Kutluca, aynı hareketi diğer partilerin yapması durumunda haram ilan ettiğini belirterek bu tür siyasetin de sonunun geldiğini ifade ederek, “Dışarıda anormallikleri normalleşme olarak takdim eden, içeride başka bir siyasi partiye haram ilan ettiğini, işine gelince kendine mubah gören bu ‘ikiyüzlü siyasete’ son vereceğiz. İktidar bloğunun sınırlarını kendisinin çizdiği, kurallarını kendisinin belirlediği ve istediği zaman da bu kuralları değiştirdiği dar bir alanda siyaset yapmayı reddediyoruz. Öngörüsüzlüğüyle meşhur olan bir iktidarın, yeni bir vizyon ortaya koyma iddialarına da sadece bir espri olarak algılıyor ve elimizin tersi ile itiyoruz. Dün söylediğini bugün inkâr eden, muhalefetin söylemediklerini söylemiş gibi takdim eden iktidarın, algı fabrikalarında ürettiği suni gündemlere takılıp kalmayacağız. Zira bizim yapacak çok işimiz ve dünyaya söyleyecek sözümüz var” ifadelerini kullandı. Haber: Çağlar Atmaca
