BENDE 26 YAŞINA KADAR GÖREN BİRİSİYDİM

Görme Engelli Yazar Bekir Akdeniz, Diş Hekimliği Fakültesi´nde düzenlenen söyleşi programına katıldı. Söyleşiye Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Erdemir, akademik ve idari personeller katıldı. Programa konuşmacı olarak katılan Bekir Akdeniz, önemli olanın yüreklerdeki, zihinlerdeki engeli kaldırmak olduğunu ifade ederek, “Ben bir görme engelliyim. Dünyaya gözlerimle değil yüreğimle bakıyorum. Hayatı bakarak, görerek değil dokunarak, hissederek yaşıyorum. Dünyam sizin gibi rengarenk olmasa da hayata gülümseyerek bakıyorum. Size de tavsiye ediyorum. 26 yaşına kadar gören birisiydim”

 İNSAN ENGELLİ ADAYIDIR

‘Bir insan ya engellidir, ya engelli yakınıdır ya da bir engelli adayıdır´ diyen Akdeniz, “Hiç farkında değilmişim meğerse ben de bir engelli adayıymışım. Ben insanları görmüyorum ama seviyorum. Görmeden nasıl sevdiğimi soruyorlar. Cevabım; evet, göz her gördüğünü sevmez ama her sevdiğini görür. Bu dünyada sevmekten güzel bir şey varsa o da severken sevilmektir. Lütfen sevgi konusunda cimrilik yapmayın. Bir insanı seviyorsanız bunu mutlaka söyleyin. Söylemezseniz olmaz. Biz diyoruz ki bedende engel olmaz”

 ENGEL ZİHİNDEDİR

Engellerin yürekte ve zihinde olduğunu söyleyen Akdeniz, “Önemli olan yürekteki engeli kaldırabilmek ve önyargıları kırabilmektir. Sabır, cesaret, azim her konuda önemlidir ama engelli için daha önemlidir. Azim engel tanımaz. Bir insan ben yaparım diyorsa yapar. Ben yapamam dediği zaman yapamaz. Lütfen çocuklarınıza sen yapamazsın sen başaramazsın senden hiçbir şey olmaz demeyin.  Bilakis ‘evladım ben sana inanıyorum ben sana güveniyorum sen yaparsın sen başaracaksın´ diyeceksiniz. Demek ki başarmak sabır ister cesaret ister azim ister”

 HİÇ BİR ŞİKAYETİM YOK

Seyyar satıcılıktan elde ettiği kazancı hayvanlarla paylaşıyor Seyyar satıcılıktan elde ettiği kazancı hayvanlarla paylaşıyor

Bekir Akdeniz, 26 yaşına kadar görse de şimdi gördüğü, fark ettiği bazı gerçekleri o zaman göremediğini ifade ederek, “Emin olun şimdi gördüklerimi o zaman görememişim. Boş bir hayat yaşamışım. Demek ki bazı şeyler insanı gaflet uykusundan uyandırıyor. Ben şu anda dünyanın en huzurlu, en mutlu ve en güçlü insanıyım. Neden? Bu dünya bir imtihan yeri. Allah´a şükürler olsun şu ana kadar iyi götürüyoruz imtihanı.  Çünkü bir şikayetim yok. Çok mutluyum ve huzurluyum. Çok güçlüyüm çünkü dostum Allah. Rabbim dost olduktan sonra kim size ne yapabilir ki?”

İNSANIN SADECE BAŞI GÖZÜ YOKTUR

“Ben gücümü Rabb´imden alıyorum. Hadis-i Kutsi´ de Cenab-ı Allah, ‘Ben bir mümin kulumun iki sevgilisini (iki gözünü) aldığım takdirde bu kulum layığı ile sabrederse bunun karşılığı muhakkak ki cennettir´ buyuruyor. Mükafatı görüyor musunuz? Ben mutlu olmayayım da kim mutlu olsun. Bir insanın sadece başı gözü yoktur. Kalp gözü, gönül gözü, his gözü vardır. İmam-ı Gazali ‘insanlar dış gözüyle bakarlar fakat iç gözüyle görürler´ diyor. Hakikaten öyledir. Bakıp da göremeyenlerden, konuşup da dinlemeyenlerden ve dokunup da hissedemeyenlerden uzak durun.  Çünkü bunlar sizin hayallerinizi çalarlar. Bu nedenle diyoruz ki baş gözüyle bakıp gönül gözüyle görüp kalp gözüyle sevenlere helal olsun, selam olsun” şeklinde konuştu.

 Konuşmasının ardından Bekir Akdeniz, dinleyicilerin sorularını cevapladı ve bir engelli ile nasıl tokalaşılacağını, günlük hayat içerisinde yardımcı olunurken dikkat edilmesi gereken hususları uygulamalı olarak anlattı. Haber: Çağlar Atmaca  

 

Editör: Manşet Gazetesi