Kırıkkale Üniversitesi (KÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Özçelik, son günlerde gündemde yer alan sözde Ermeni Soykırımı konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. İsmail Özçelik, Osmanlı döneminde Ermeniler ve Türkler arasında bir husumet olmadığını, kültürlerin iç içe geçtiğini söyledi. Osmanlı Devleti herhangi bir katliam yapmamıştır' diyen Özçelik, 'Sadece yapılan şey; isyan eden, Ermenileri kışkırtan, Ermenilerin bağımsızlığına öncülük eden kuruluşların basın ve yayın organlarıyla, liderleriyle saf dışı edilmesi, hükümet tarafından öngörülmüştür. 24 Nisan 1915 meselesi, Ermeni elebaşlarının tutuklandığı, gazetelerinin ve derneklerinin kapatıldığı bir dönemdir. Katliamla bir alakası yoktur. Bunun akabinde 27 Mayıs 1915`te bir Tehcir Yasası çıkarıldı' ifadesini kullandı.

 Yanlarında götürmediler

Tehcir öncesinde ve sonrasında abartıldığı kadar büyük bir Ermeni nüfusunun söz konusu olmadığını belirten Prof. Dr. İsmail Özçelik, resmi belgelerin ortalama 1 milyon 500 bin civarında Ermeni nüfusunun varlığını gösterdiğine dikkati çekti. Ermeni nüfus hareketlerine bakıldığında tehcir sonrası 695 bin kişinin gittiğinin görüldüğünü anlatan Özçelik, 'Tehcir sonrası milli mücadele döneminde de Ermeni meselesine baktığımızda Fransızlar ve İngilizler, Güneydoğu Anadolu`yu işgal ederken Halep ve Kuzey Suriye yöresinden Ermeni üniforması giydirerek birtakım Ermenileri `intikam tugayları` adı altında Çukurova, Urfa, Antep ve Maraş`a sevk etti fakat ne yazık ki Ermenilerin kullanıldıkları görülüyor çünkü Fransızlar, Urfa, Antep ve Maraş`ı terk ederken Ermenileri beraberinde götürmediler. Anadolu`dan çekildiklerinde 1921 Ankara İtilafnamesi imzalandığında örneğin Fransızlar, Ermenileri götürmeyi reddettiler ve kendileri çekildiler. Yanlarında hiçbir Ermeni götürmediler. Ermeniler artık Türklerle ve Müslümanlarla bozulmuş olan hukukları sebebiyle bir şekilde yavaş yavaş bu şehirleri terk etmek durumunda kaldı.'

İyi niyet ilişkileri

Parlamentolara kabul ettirilmek istenen olayın siyasi boyutlu olduğunu belirten Özçelik, tarihte bir ortak acı yaşandığını, Müslümanların ve Türklerin Rumeli`de ve Doğu Anadolu`da hayatını kaybettiğini söyledi. Özçelik, 'Ermeniler, 1. Dünya Savaşı`nda Rus ordusu Doğu Anadolu`yu işgal ederken onların önünde işgal bölgelerine gelerek burada birçok katliam yapmıştır. Van`dan ve Bitlis`ten kaçan insanlar, Çukurova`ya kadar gelmiş, Zeve köyü tamamen yakılmış, Kars`ta taş taş üstünde bırakılmamıştır. Dolayısıyla Müslümanların bu zaiyatlarıyla ilgili dünya kamuoyu çok fazla bilgi vermemekte veya bunlar hiç gündeme getirilmemektedir' diye konuştu.

 

Atasözünü hatırlattı

Kırıkkale’de siber suça karışan 3 kişi gözaltına alındı Kırıkkale’de siber suça karışan 3 kişi gözaltına alındı

'Kanı kanla yumazlar kanı suyla yurlar' atasözünü hatırlatan Prof. Dr. İsmail Özçelik, geleceğe güvenle bakılması için tarihi hadiselerden ders çıkarılması gerektiğini vurguladı. 1. Dünya Savaşı`ndaki hadiselerin Türklerin durup dururken Ermenilere karşı çıkardığı bir hadise olmadığına işaret eden Özçelik, 'Türk ve Ermeni milletleri arasındaki iyi niyet ilişkileri tarihte hep var olmuştur ancak 1. Dünya Savaşı`nda yaşanan hadiseler, tamamen Ermenilerin çıkardığı veya Türklerin durup dururken Ermenilere karşı çıkardığı bir hadise değildir. Dış devletler ve emperyalistler, Osmanlı Devleti`nde sömürge yapmak için azınlıkları kullandıkları gibi Ermenileri de kullanmışlardır' dedi.