ONA GÖRE TAKIM!..

Malum olduğu üzere,

Takım oyunlarının birinci kuralı,

Takımı oluşturan bireyin verilen görevi eksiksiz ve  istenildiği gibi tam olarak yapması…

Aksi,

Takımı bozar,

 “kendine” hali oluşur,

Ki,

Adı da zaten “takım” olmaz,

Bireyseldir.

Siyasette aslolan takım olunmasıdır.

“Ben” demek Allaha mahsus olduğuna göre,

Tek başına yola çıkmışın gideceği yer,

Güneşin en tepede olduğu zaman ki gölgesi kadardır siyasette.

Ve

O nedenledir ortak akılla hareket edenin işbirliği neticesinde hedeflenen menzile behemehal varması…

Mesela bir önceki vekillik seçimi..!

2002 de dört olan vekilliğin üçünü,

Sonrasın da üç olanın tamamını kazanan Akp´de takım oyunu bozuldu, üç´te bir vekillikle yetinmek zorunda kalındı.

Sorun,

Takım oyununun terk edilip herkesin kendine yönelmesiydi

Oysa,

 MHP´ nin barajı aşamamısı ile oluşan şans faktörünü değerlendirip can siperane mücadele eden CHP´nin  2002 de Halil Tiryaki gibi bir ismi vekil çıkarması, takım olmanın en güzel örneğiydi.

Aynı sistemi tekrar denedi CHP,

Ve

Ahmet Önal ‘ı vekil yaptı yıllar sonra son seçimde.

Ben bilirim,

Ben yaparım,

Ben olmazsam,

Ben-ben-ben,

Hele birde yolda bulduklarını yola çıktıklarınla değiştirirsen,

Dudağın aşındığı ile kalırsın, yakaladığını alnının çatından bile öpsen..!

O misal;

 2002´yi bilen ve son seçimde merkez ilçe başkanı olan Yücel Kızık, geçtiğimiz hafta, ondan önceki hafta, daha önceki hafta,hatta  haftalar haftası,  basınla kurduğu ikili ilişkilerle bir şeyleri anlatmaya, belediye başkanlığında baytar-vekil-ve il başkanı üçgenin bozduğu takımı tekrar kurmaya çalışıyor CHP Kırıkkale il örgütünde...

Vekil ise,

Ben ben ben diyerek yakaladığını öpüyor..!

Kah yanağından,

Kah alnının çatından!..

Ona göre takım aut,

Ben, in!..

Hayırlı olsun!..