Saadet Partisi Kırıkkale İl Başkanı Faruk Vurgun, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Trabzon, Kahramanmaraş ve Hatay´da çıkan orman yangınlarına değinerek sözlerine başlayan Başkan Vurgun, yangınlar ile ilgili sabotaj iddialarının titizlikle araştırılması gerektiğini belirterek, yangınlardan etkilenen bölge halkına geçmiş olsun dileklerini iletti.

 

Son günlerin sıcak tartışma konusu olan ‘ışık´ ile ilgili konuşan Saadet Partisi İl Başkanı Vurgun, “AYM üyesinin çıkıp ışıklardan bahsetmesi gündemi altüst etti. ‘Nasıl olur da ihtilali hatırlatan bir açıklama yapılır?´ diyorlar. Siz anayasa hükmünü saymıyorsunuz. Bir yerel mahkeme ben AYM´nin kararını uygulamam diyor. İşte ihtilal budur. İhtilal yapanlar önce anayasayı rafa kaldırıyorlar. Yapılması gereken ışıkları konuşmak değil, hukuka dönmektir.” ifadelerini kullandı.

 

Pandemi süreci ile uygulamaya geçilen ancak beraberinde birçok tartışmayı da getiren uzaktan eğitimde yaşanan sorunlara da değinen Vurgun, “İnternete, bilgisayara erişemeyen ailelerin çocukları eğitim ve öğretimlerine nasıl devam edecek? Hükümet, istediği şeylere para buluyor. Ancak konu garibanlar olunca ‘kaynak yok´ diyorlar. Eğitim böyle geçiştirilecek bir mesele değildir. Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızın eğitimlerini sorunsuz alması için hükümet acilen yaşanan sorunları çözmelidir.” dedi.

 

KIBRIS İLE İLGİLİ VAHİM İDDİALAR GÜNDEME GETİRİLİYOR

Kırıkkale’de de görülmüştü! Çöl Tozu'nun etkileri Kırıkkale’de de görülmüştü! Çöl Tozu'nun etkileri

Kıbrıs ile ilgili kimi çevrelerin “Rumlara toprak vermeliyiz” açıklamalarını vahim olarak nitelendiren Vurgun, “Bugün bu açıklamalara Sayın Cumhurbaşkanı tarafından sert tepki gösterildi. Bunu destekliyoruz ancak bu tip açıklamaları gündeme getirenlerin bu ifadeyi neye dayanarak söylediğini bilmemiz gerekiyor. Bu nedenle şunu hatırlatmak istiyorum; 2004 yılında o dönem başbakan olan Sayın Cumhurbaşkanı, ABD´de de Harvard Üniversitesi´nde katıldığı bir etkinlikte sorulan bir soruya, ‘Kıbrıs´tan belli bir oranda toprağı verebiliriz´ sözlerini kullanmıştı. İşte dış politikada bu zikzak çizen anlayış bu tip açıklamaların gündeme gelmesine neden oluyor” şeklinde konuştu.

 

ATEŞKESİN BİRİNCİ ŞARTI, DAĞLIK KARABAĞ İŞGALİNİN SONA ERMESİDİR

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalara değinerek dış politika gündemine devam eden Vurgun, bölgede kalıcı bir ateşkesin bir numaralı şartının Dağlık Karabağ´daki Ermeni işgalinin son bulması olduğunu kaydetti.

 

DIŞ POLİTİKADA GÜÇLÜ BİR DURUŞ SERGİLEYEMİYORUZ

Geçtiğimiz günlerde Rusya´nın ateşkes için devreye girerek bir masa kurduğunu ancak bu masada Türkiye´nin olmamasının düşündürücü olduğunu vurgulayan Vurgun, “Ateşkes görüşmeleri sonrası Ermenistan sivillere yönelik saldırılarını devam ettirdi. Demek ki Ermenistan birilerine güveniyor. Biz ise bu saldırıları kınamaktan öteye geçemiyoruz. Dış politikada güçlü bir duruş sergileyememenin sonuçları bunlar” diye konuştu.

 

ÜLKE GÜNDEMİ SUNİ KONULAR İLE BOĞULMUŞ DURUMDA

Son günlerin en sıcak konu başlığı olan AYM ile İçişleri Bakanlığı arasındaki ‘ışık´ tartışması ile ilgili de görüşlerini paylaşarak basın toplantısını sürdüren Vurgun, ülke gündeminin gerçek sorunlar yerine suni gündemler ile boğulduğunu ifade etti.

 

“ANAYASA HÜKMÜNÜ SAYMAYANLAR IŞIKLARLA TARTIŞIYOR”

Adaletin ışıklarının söndüğünün altını çizen Vurgun, şunları kaydetti: “AYM üyesinin çıkıp ışıklardan bahsetmesi gündemi altüst etti. ‘Nasıl olur da ihtilali hatırlatan bir açıklama yapılır´ diyorlar. Siz anayasa hükmünü saymıyorsunuz. Bir yerel mahkeme ben AYM´nin kararını uygulamam diyor. İşte ihtilal budur. İhtilal yapanlar önce anayasayı rafa kaldırıyorlar. Yapılması gereken ışıkları konuşmak değil, hukuka dönmektir. ‘Ben devletim, ben kanunum´ anlayışından vazgeçilmesi gerekir. Onun için Sayın Cumhurbaşkanı´na da iktidara da anayasanın açık hükümleri konusunda AYM´nin aldığı kararları uygulaması çağrısında bulunuyoruz.”

 

“SARAYDAN MİLLETE FAKİRLİĞE SABREDİN TAVSİYESİNDE BULUNUYORLAR”

Ekonomideki son durumu da değerlendiren Vurgun, “Ne yazık ki öyle bir noktaya geldik ki, döviz öyle 1-2 kuruş da artmıyor, arttı mı 15-20 kuruş birden artıyor. Ama sorumlu Bakan ‘beni dolar ilgilendirmiyor´ diyor. Sayın Cumhurbaşkanı günlük 10 milyon lira masrafı olan saraydan millete fakirliğe sabretmelerini tavsiye ediyor. Gelin 1 ay asgari ücretle yaşamaya çalışın da ondan sonra dolara bakmıyorum deyin. Bir kez olsun çarşı pazara çıkıp bir alışveriş yapın da ondan sonra insanımıza fakirliğe sabretmelerini tavsiye edin.” dedi.

 

ENFLASYON VE ZAM ARTIŞLARINDA İSTİKRARI BULDUK

İktidarın Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ülkeye istikrar geleceği açıklamalarını hatırlatan Vurgun, “Gerçekten de ülkeye istikrar geldi. Enflasyon istikrarlı bir şekilde artıyor. Zamlar istikrarlı bir şekilde artıyor. İşsizlik istikrarlı bir şekilde artıyor. Buradan iktidara sesleniyorum. Bir an önce gerçekleri görün! Bu ülkenin geleceğini, evlatlarımızın istikbalini ipotek altına alıyorsunuz. Açtığınız yaralar, bu kafa ile giderseniz 80 senede sarılamaz. Ülke adım adım ‘Maduro´nun Venezuela´sına doğru gidiyor. Allah göstermesin, böyle giderse bir kucak para ile bir paket tavuk alamaz hale geleceğiz. Paramız pul olacak.” ifadelerini kullandı.