Artarak devam edeceğine inandığım bu uygulamayı,
Söyledim,
Anlattım,
Denk geldiğime,
Konu açıldığında,
Açılmadıysa bile döndürüp-dolaştırıp konuyu oraya getirip,
Memleketimin emekli olup kapıya Eşşek yerine bir araba bağlamışına da dedim,
Eli ayağı tutup ara da-dere de çalışanına da,
Köylüsüne-esnafına-memuruna işçisine de dedim..!
Mobese dediğin şey;
Birilerinin senin cebine uzattığı elin, inceltilip yontularak şekillendirilmiş halidir diye,
Dinleyen olmadı.
Hatta
Anlayanın olduğunu bile sanmıyorum;
Çünkü,
Ceza yediğinde ciyak ciyak bağıran meslektaşım bile eleştirmişti beni o gün “kör mü herkes gözünün önüne baksın yemesin” yerse de, memleketin köprüsüne-alt geçidine, yoluna-kanalına katkı! sağladığına sevinsin diye…
Ve
Mobeselerin faaliyete geçtiği ilk gün,
İki bin araca ceza kesildiğini söylüyorlar!..
Kimi hız limitine yakalanmış,
Kimi kırmızı ışığa…
İlginçtir,
Bağdat yolunda bir çok tır da yeşilde kupayı geçirmiş ama dorse kırmızıya yakalandığından ceza yemekten kurtulamamış.
Ve hepsi de ellerinde ceza makbuzuyla ciyak ciyak!..
Hani hep
Ve
Yirmi yıldır diyorlar ya “durmak yok yola devam” diye,
Allah için,
Kitabın kavlince devam ediyorlar yola durmadan.
Araban var,
Benzin-mazot-yedek parça,
Sigorta,
Vergi,
Ve
Üstüne cezaları hesap edip zorunlu olmadıkça binemiyorsun.
Peynir var çeşit çeşit,
Zeytin,
Yağ,
Ekmek,
Meyve ithalinden,
Türlü türlü konserve,
Yahu
Bir hayvanın her yerinin ayrı ayrı lezzette ve isimde olduğunu öğrendiğimiz et var vitrinde et ve alıp yiyemiyorsun maaşın asgari, ayın 30 olduğunu hesap ettiğinde.
Ve
Tüm bunların üstüne,
Birde postacının sana getirdiği mobeseden kesilmiş ceza!..
Allah için durmak yok,
Yola devam.
Necip milletim bunu fazlasıyla hak ediyor!..