YOLSUZLUK DEĞİL!..

Dürüstlüğün,

İnsan,

Vatan sevgisinin,

Öz verinin, mücadelenin, hak ve adalet aramanın

Siyahı-beyazı,

Sağı-solu,

Dinlisi-dinsizi olmaz tezini benim de oy vermekten onur ve gurur duyduğum MHP Kırıkkale belediye meclis üyesi Murat Tanır bir kez daha kanıtladı.

Sadece bu değil;

Murat Tanır, ittifakların ismi, resmi, şekli ne olursa olsun paydanın vatan ve millet olduğunu, vatan ve millet söz konusu ise her şeyin teferruattan ibaret olduğunu bir kez daha kanıtladı cümle aleme.

Tanır,

“dürüst başkan” sloganı ile seçim süreci geçiren Kırıkkale belediye başkanının  iki buçuk yıldır neyi yapıp yapmadığını bir bir anlattı geçtiğimiz hafta içerisinde yaptığı basın toplantısıyla.

Mesela en başta:

-Her türlü yatırımın planlanıp uygulamaya konulması noktasında kararlar alınan ve her ay yapılan belediye meclis toplantısına başkan Mehmet Saygılı´nın sadece üç kez katılıp başkanlık yaptığını söyledi.

Oysa,

İki buçuk sene de 30 ay, yani otuz toplantı var ve 27´sinde başkan Saygılı yok!..

-Halifeli suyunun ihalesini, ihaleye giren firmaların aynı adreste ikametini ve o suyun getirilip depolanması ve dağıtımı noktasında ki usulsüzlüğü ayrıntıları ile söyledi misal!..

Keza,

-MKE arazisine yapılacak villaların ihalesinden bahisle ekonomik ve fiziki getirisini! Götürüsünü de anlattı…

-Ardiyeciler sitesinde iş gören esnafın taşınacağı yerin alt yapısı hazırlanmadan taşınmaya zorlanması ile birlikte doğan ve doğacak olan sıkıntıları ve bu konuda yapılan usulsüzlükleri anlattı..!

Dikkat edin,

Yolsuzluk değil, usulsüzlük diyorum ısrarla…

Çünkü,

Belediye meclis üyesi Murat Tanır´ın kanunlarla belirlenen  görevi yapmasına rağmen “bizi tek başına denetliyor” diye  kendisini savcılığa vermiş olmaları başkan ve yönetiminin, dahasın da  neleri yapıp yapmadığı, usulsüzlük ve devamında yolsuzluk var mı yokmusu, ancak görevi olanlar tarafından yapılacak sıkı bir denetimden sonra ortaya çıkar…

Ki,

Yirmi yıldır gördük,

Denetim bunların sevmediği,

Hatta kırmızı görmüş boğa gibi korkup ürktüğü bir şey.

Fakat,

Biliyoruz ki, “hiçbir korku yaklaşmakta olan yaşanacaklara” çare değildir.

Günü geldiğinde kimin ne kadar dürüst,

Kimin vatana-millete ne kadar,

Kimin kendi ve yandaşlarına nasıl ve ne kadar çalışıp çabaladığını görürüz inşallah…

Allah canımızı sağ ederse şayet!..

Not:

Basın toplantısın da sordum sayın Tanır´a, tüm bunlar yaşanırken CHP meclis üyeleri neredeydi ve ne iş yapıyorlardı diye, “onları görmedim, kimi baba dostum dediği başkanın her dediğine “ he” deyip imza atıyor, kiminin de  getirilen evrakları koridorda imzalayıp gittiğini söylüyorlar” dedi.

Kişisel görüşüm, Baytarı kendine kılavuz ederken Milletvekili Ahmet Önal, bütün bunların böyle olacağını adı gibi biliyordu. Derdi Kırıkkale yönetiminin ne şekilde olacağından çok, kendisinin milletvekilliği sürecinin devamıydı,  MKE özerkleşmesine muhalifi gereği doğal olarak koyduğu tepki kendisine bir iki puan kazandırsa da, bu işin faturasını seçimde önüne koyacaktır gerçek partililer ve Kırıkkale  sevdalıları.