ARKASINDA YABANCI GÜÇLER VARDI
İl Başkanı Vurgun, Türk halkının yaklaşık 350 yıldan bu yana sürekli darbelerle karşılaştığını ifade ederek, “Osmanlı döneminde de yaşanan darbelerin Cumhuriyet döneminde, 1960 ve 1980 darbeleri, 28 Şubat süreci, 27 Nisan e-muhtırasıyla sürdüğünü söyledi. Darbelerin ülkeyi daha zayıf duruma düşürdü. Bunlardan en kaypağı, en kalleşçe olanı 28 Şubat sürecidir. Postmodern darbedir. Bunların hep gerisinde de yabancı güçler vardır. Her darbe, gerçekten ülkemiz için bir ‘darbe´ olmuştur” diye konuştu.
GÖNÜLLERE AÇILAN YARALAR NASIL KAPATILACAK
Vurgun, darbe komutanlarının ilk açıklamalarında, “Uluslararası anlaşmalara sadığız” ifadesinin, “ABD´nin, küresel emperyalizmin emrindeyiz” anlamına geldiğini ifade etti. Eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan´ın, 28 Şubat öncesinde, “Yaşanabilir bir Türkiye”, “Yeniden Büyük Türkiye” söylemleriyle yola çıktığını ve birçok konuyu deşifre ettiğini belirten Vurgun, “Ne yazık ki 28 Şubat süreciyle Hoca, daha doğrusu Milli Görüş iş başından uzaklaştırıldı. Milli Görüş´ün yolu kesildi ama gerçekte yolu kesilen aziz milletimiz oldu” değerlendirmesinde bulundu. Vurgun, bu süreçte gönüllerde açılan yaraların nasıl kapatılacağının bilinmediğini söyledi.
HİÇBİR DARBE ÜLKEYE HİZMET ETMİYOR
Vurgun, hiçbir darbenin ülkeye hizmet etmediğini anlatarak, “Tam aksine her bir darbe, gerçekten milletimiz için bir darbe olmuştur. Türkiye´nin bir daha böyle darbelere maruz kalmamasını temenni ederim” diye konuştu. “Vurgun, 28 Şubat mağdurlarına yönelik “iadeiitibar” düzenlemelerine ilişkin ise “Mutlaka yapılması lazımdır. Bir devlet kendi vatandaşına eza, cefa ederek, onun haklarını gaspederek bir yere varamaz. Devlet, tüm vatandaşlarının adalet üzere gönlünü kazanmalıdır. O da ancak adaletle olur” dedi.
