Millete vekillik yapmış,
Onlarca madalyonun,
Şampiyonlukların sahibi,
Vakıf, banka vesaire yerlerin yöneticisi,
Adı okullara verilen, namı dillerde dolaşan, aynı zaman da Cumhurbaşkanı danışmanlığı da yapan cihan pehlivanı! Hamza Yerlikaya´nın mahkeme kararı ile kesinleşip sabitleşen “lise diplomasının” sahteliğine, “ispat etmezseniz şerefsizsiniz, namertsiniz, müfterisiniz” çıkışını, konu edecektim bu günkü makalemde,
Ancak
Hem babannemin, hem de bacımın adını taşıyan “Emine´nin” macerası, pehlivanın! son yıllarda sıradanlaşan ve herkeste birer tane olan! sahte diploma hikayesine baskın geldi!..
Aslın da,
Bakmayı bilen için yurdum insanının savrulduğu son nokta Emine´nin bulunduğu yer şu sıra…
Hal böyleyken,
Kendi yerini bulmak ve belirlemek isteyen illa ki, Eminelerin, Hamzaların, Ahmet-Mehmet, Yelizlerin, yaşamına ayna tutmalı bence…
Emine,
Birlikte olduğu elemandan doğacak çocuğunu henüz doğmadan pazarlamaya çıkan,
Ve
Pazarlayan,
Anlaşmalar yapan,
Aradan geçen 12 senenin sonunda babanın şikayeti ile bir televizyon programına zorunlu konuk olan (Esra Erol) ortalama yurdum insanı!..
Soruyor Esra Erol;
-Emine çocuk doğurdun mu?
Onu ebeye sorun!..
-peki doğurduğun çocuk nerde?
Onu yanımda ki hanıma sorun!..
-niye ona soralım?
Benden zorla aldı, korktum ses çıkaramadım!
-ne dedi de korktun?
Ne dediğini o bilir, ona sorun!..
-Babanın bu durumdan haberi var mıydı?
Ne bileyim babaya sorun!..
-Emine bak çocuğu satmışsın ve sessizlik sözleşmesini kendi el yazınla yazıp, imzalamışsın!..
Onu, o kağıdı size verene sorun!..
-Emine madem tehdit var, çocuk kaçırma, satma var neden gidip polise şikayet etmedin yaşadıklarını anlatarak?
-onu, çocuğu bana doğurtan hastanenin yetkililerine sorun!..
Doğuran Emine!..
Veren,
Yada
Satan,
Üstelik 12 yıl susan Emine,
Suçlu arandığında en masum olan, yine Emine!..
Dünyayı belinden yakalayıp kündeleyen pehlivanlar, bıyığından adam asılır delikanlılar da dahil, (en çok da onlar! Çünkü, karakolda doğru söyleyip mahkeme de şaşan da onlar!) evrilerek ve evrimleşerek oluşturulan kindar ve dindar neslin içerisin de bulunduğu yeri görmek,
Kendini,
Milletini,
Etrafını tanımak isteyen günümüzde, Emineler ve çoğunluğu oluşturan gibilerin karakterinde tanır veya bulur…
“Suç, altından gömlek olsa kimse sırtına almaz” der atalar… bu durumda ortalama Eminelerin almaması da normal bit tabi!..
Ki,
Hamza Yerlikaya gibi cihan! pehlivanının mahkeme kararı ile sahteliği anlaşılan ve kesinleşen diplomasına hala “ispatlamayan alçaktır, şerefsizdir, müfteridir” çıkışı,
Ve
Tüm AKP´lilerin lise diploması olmayanın üniversite diplomasının fotokopisini sallayarak savunması, katmerli normal değil mi?!
Ve
Bu durum da,
Emine´nin hikayesi Hamza´nın hikayesinden daha maceralı, daha heyecanlı, daha derin! Değil mi de Emine dururken Hamza´yı konuk edeyim köşeme!..