Saçımdan mıdır,

Başımdan mı!..

Bakışımdan mıdır,

 Duruşumdan mı!..

Belki saflığımdan-semeliğimden!

Belki de yüksek perdeli sesimden!..

Kaşım-gözüm desem de,

Kim bilir,

Belki de oturup kalkışımdan, kimi görsem,

 Selam verip hasbıhal etsem bu günlerde iki satır,

Resmen “talebe” muamelesi yapıyor bana…

Dahası,

Ertesi gün,

Yada

İlk karşılaşmamızda da evvelsi anlattıklarından imtihan ediyor resmen…

Misal:

Yedi ceddini meyhaneden çıkaramadıklarını bildiğim biri, babası imam olan bana, din dersi verdi geçen hafta iyimi!..

Dört dua okudu nasihatlerinin arasın da,

Google´den  takip ettim, dördünü de yanlış okudu…

Nasıl etti,

Ne yaptı bilmiyorum ama çivinin kıçına tek bir keser darbesi vurmadan emekli ettirdi kendini bir yerlere bir şekilde…

Tırışkadan avradı da boşadı baba maaşı alsın diye,

Alın terinin-emeğin-helal kazancın,

 Ve

 Helalinden kazandığının vergilendirilmesinin faziletini anlattı biri,

Vergi başta, devlete ait ne kadar ödeme varsa cezasız ödeyememiş olan bana…

 20 ay olduğu yıllarda askerliğin,

4 ay içinde çürüğe çıktı, biliyorum…

Oğlunu da, ziraat bankasının veznesine kadar uğurladık,

Arşivlerden çıkan ilk 23 Nisan kutlaması! Arşivlerden çıkan ilk 23 Nisan kutlaması!

Ve

Kalktı,

20 ay üstüne bir ay da ceza koyup  21 ay da vatan görevini tamamlayan

Bendenize,

 “milliyetçilik” ve “şahadetin” Allah katında ki yeri ve önemini anlattı evvelsi gün başkası.

Dün de ellerden ayrı biri,

Suriye ye neden girdiğimizi harita üstünde ayrıntıları ve üstüne basa basa “Bilal´a” anlatır gibi anlattı inceden inceye…

Buradan gönderip oraya yerleşecek Araplar  50 belki de 70 sene sonra yapılacak referandum la tıpkı “Hatay”  da olduğu gibi Türkiye ye iltihak edecek, biz de savaşmadan-kan dökmeden toprak kazanmış olacağız!..

Öğrenmenin yaşı yok derler…

En namuslu sözler en namussuzların dilinde,

Bu tip,

Bu şekil-şema,

Duruş bakış,

Ve

Semelik! olduğu sürece bende,

Ve

Elim ayağım tutup Allah da canımı sağ ettikçe, çok şeyler öğreneceğim inşallah ağabeylerimden! Gelecek günlerde!..