1981-1982 sezonunda Kırıkkalespor altyapısında futbola başlayan ve kısa sürede Kırıkkalespor A Takımına yükselerek, burada gösterdiği başarı ile Süper Lig ekiplerinden Denizlispor’un yolunu tutan Mesut Bakkal, 2020 yılında piyasaya sürdüğü ‘Mesut bir adamın hikayesi’ adlı kitabında, teşvik ve doping itiraflarında bulunmuştu. O dönemler Türk futbol camiasında büyük ses getiren itiraflar, aradan geçen 4 yılın ardından, Fenerbahçe ve Galatasaray rekabeti kıyasıya sürerken yeniden gündeme geldi.

1986-1987 sezonunda Denizlispor forması giyerken Beşiktaş ile 1-1 berabere kalınca Galatasaray’dan teşvik adlıklarını ifade eden Mesut Bakkal, o maça ilişkin anılarını kitabında şöyle anlatmıştı, “O sezonun (1986-1987) unutulmaz maçı sondan bir önceki hafta İstanbul'da oynanan Beşiktaş maçıdır! Beşiktaş maçından önce başkan Ahmet Dardar idmanı izlemeye geldi. O ara antrenman karıştı. Hocadan idmanı bitirmesini istediler. İlk başta anlayamadık biz. Ne olduğunu sorduk. 'Çabuk toplanın İstanbul'a gidiyoruz' dediler. Sonra bize haber geldi, durumu anladık. Arada bize gelip, 'Aman çocuklar bizim için bu maç çok önemli' diyorlardı. Maçı da Ali Sami Yen'de oynayacaktık.”

Kırıkkalegücü futbolcularından anlamlı pankart Kırıkkalegücü futbolcularından anlamlı pankart

“Bir çanta içinde para geldi otele. Kişi başına düşen para bizim transfer taksidimizden biraz fazlaydı. Maç konuşmasında söylediler; kişi başı ikişer milyondu. Tam o ara yeni çıkan bir arabanın parasıydı. Büyük para. Ali İpek, genel kaptandı. O gün tam maça gidecekken Nihat Hoca, Zafer ağabey kesti. Biz de, 'Zafer ağabey sen bizi otelde bekle' dedik. O maça gelmedi. Bir yönetici ile 6. kata kilitledik. Maça gittik. Orada bize atlar için kullandıkları haplardan verdiler. Hatta maç içinde bizim Çingene Erhan, 'Mesut, ben kusacağım' demiş, ben de 'Yahu maç içinde nereye kusacaksın' yanıtını vermiştim.”
“Beşiktaş, 1-0 öndeyken 85. dakikada kullanılan serbest vuruşta Denizlisporlu Erol, yaklaşık 30 metreden attığı golle 1-1'lik eşitliği sağladı ve böylece şampiyonluk yarışında son hafta öncesi ipler Galatasaray'ın eline geçti. Otele kendimizi attık. Ali İpek geldi. 'Paralar Denizli'de dağıtılacak.' dedi. Biz de stoper 'Kayış Ahmet'i doldurduk. O çıktı, 'Bu paralar burada dağıtılacak!' dedi. Hemen odaya çıktık. İkişer deste bir milyon aldık. Herkes nemalandı. Kaleci Adnan 18 yaşındaydı. O da aldı. Nihat Hoca hemen aldı kaçtı. İzmir'e kahraman gibi indik.
Galatasaray bizi Tenis Kulübü'nde ağırladı. O gün Galatasaray'ın maç yaptığı Antalya'dan gelen futbolcular oldu, mesele Arif Kocabıyık gibi. O günden sonra yavaş yavaş kabus başladı. Sakatlandım. Söz konusu sezonda Beşiktaş, evinde Denizlispor ile 1-1 berabere kalırken, Galatasaray, deplasmanda Antalyaspor'u 3-1 yenerek son haftaya 1 puan önde girmişti. Galatasaray son hafta konuk ettiği Eskişehirspor'u da 2-1'lik skorla mağlup edip puanını 54'e çıkarmış ve Beşiktaş'ın 1 puan önünde 14 yıl aradan sonra şampiyon olmuştu.”
Mesut Bakkal’ın kitabında anlattığı bu olaylar, 2020 yılında Türk futbol camiasında büyük yankı uyandırmıştı. O dönemlerde açıklamalarda bulunan Bakkal, “Eğer suç olsaydı bu, ne ben ne de diğer takım arkadaşlarım tarafından kabul edilmezdi. Şimdi öğrendiğim kadarıyla teşvik primi alınmasının yasaklanması disiplin talimatında 1998 yılında olmuştur. Benim anlattığım olay o tarihlerde TFF tarafından yasaklanmış bir eylem değildi, hatta çok olağandı.” ifadelerini kullanmıştı.

Haber Merkezi