Davarın-sığırın peşinde,

Bağın-bahçenin işinde,

Tarlanın-tapanın,

Evlendirme dairelerinde 24.04.2024 yoğunluğu Evlendirme dairelerinde 24.04.2024 yoğunluğu

Dövenin-Kağnının sırtında,

Namusu,

Hakkaniyeti,

ve

Emeği ile okuyup bu güne geldiler diyor sevgili Osman dayım şimdiki kalecik belediye başkanının babası emekli korgeneral Ata Kalkan ve tüm Türkiye´nin 15 temmuz günü cumhur başkanı Recep Tayyip Erdoğan´a 'beni Devlet Bahçeliye sorun' sözü ile hatırladığı jandarma genel komutanı orgeneral Arif Çetin için.

Hatırladığım,

Bizim köyde 1982 yılına kadar eceli ile ölmüş bir tek kişinin olmadığı...

Tıpkı Karadenizliler gibi kan davası yüzünden birbirlerini vurdu kırdı-astı, kesti bizden önceki nesiller,

ve

Kalecik´i kan davası ile münhasır,

Onunla anılan bir belde haline getirdiler...

Şükür!..

ilk ve devamı neslin birbirini toprağa salmasından sonra okudu herkes...

Okuttu,

' ağaç gölgesini adam sanıp' gelecek endişesi taşıyan  ana-babalar evlatlarını...

Ve

Kimi prof,

Kimi doçent,

Öğretmen,

Hakim-avukat,

Mühendis vs. oldular...

Tarikatların tekkelerin,

Şıh´larn, Şeyhlerin eteklerine yapışıp bir yerlere gelmenin hızlı olduğu dönemde, çalışarak,

hak ederek, liyakatle görev yapan Ata Kalkan ve Arif Çetin ise  Kor ve Orgeneralliğe yükseldiler.

Demem o ki,

Özellikle ana başından çok yakın akrabam olan Arif Çetin bu güne değin  kimsenin korumasına-kollamasına, ihtiyaç duymadan tüketti senelerini...

kimseye eğilip-bükülmeden,

ve

kimseden karşılık beklemeden,

ve

Alkışına-övgüsüne,

Ve

 Yalakalığına-yağcılığına ihtiyaç duymadan yaşadı, verilen görevi bileğinin hakkı ile aldı,

Ve

İfa etti.

Arif Çetin Türkiye için çok şey ifade ediyor şu an ama, Kırıkkale için Türk ordusunda liyakatle hizmet eden şerefli  bir komutan o sadece...

on yıllardır ünlü halk kahramanından adını alan Köroğlu caddesinin adının Arif Çetin caddesi olarak değiştirilmesi kimin fikri bilmiyorum ancak,  yapılanın yalakalık ve yağcılıktan öte başka bir anlam ifade etmediği  gün gibi aşikar olduğu inkar edilemez bir gerçek.

inanıyorum,

Arif Çetin bunu duyduğunda bozulacak ve tarihe mal olmuş şahsiyetler varken niye ben diye sorgulayacak, birilerinin 'aferin'  beklerken yaptığı yalakalığa tavassut etmeyecek, Kırıkkale´nin onlarca işi-sorunu-çöpü-çöpten kalesi varken angarya işlerle uğraşılmasına kızacaktır.

NOT: Kırıkkale üniversitesinin kampusuna Beşir Atalay ismi verildiğinde de karşı çıkmış, yaşayan şahsiyetlerin isimlerinin sağlığında bir yerlere verilmesinin siyaseten olduğunu, gelecekte ismi kullanılanların bu gün alkışlayanlar tarafından 'hain' edilip-edilmemesinin garantisinin olamayacağını yazıp çizmiştim... geldiğimiz noktada gördük ki, o gün Beşir Atalay´a övgü dizmekte yarışanlar bu gün o ismin oradan kaldırılması için mücadele ediyorlar... Arif Çetin birinin komutanı olabilir, o biride ona şirinlik yapmaya çalışabilir... ancak doğru değil, ve tarih yine beni haklı çıkaracaktır. 

AHMET YEŞİL