Bir tane dedin ama bilemedin.Bütün ahalinin evinde iki tane buzdolabı var.Siz eksik biliyorsunuz.Yanlış bilgi gelmiş size.Başkanım,biz çok zengin bir milletiz.Bir buzdolabı yetmez bize.Tabi ya sizin haberiniz yok bundan.Türk geleneğidir bu adet.Biz mahallecek alırız danayı,keser kavurma yapar dolabımıza koyarız,yeriz onu üç ay,beş ay her neyse.Dana,iki buzdolabına ancak sığar ne yapalım.Çok iyidir bizim buralarda hayvancılık,aşkolsun yaa başkan haberin yok mu?
Yeni Zelanda´yı solladık hayvancılıkta.Onlar yüzde doksanını ihraç ederken biz yüzde yüzümüzü ihraç etmeyi başardık.Öyle bir başarı yakaladık ki bize et kalmıyor yiyecek.Bizde tekrar et ithal ediyoruz mecburen başka ülkelerden.İthal etlere biraz kötü denildi ama olsun biz katlanırız.´´Acı patlıcanı kırağı çalmaz´´derler bizim buralarda.Sizin istatistikçileriniz size bildirmedi mi bu bilgileri;ama doğru siz de haklısınız.Şu an çok meşgulsünüz.İşiniz çok.Çünkü aya dört şeritli yol projesini hayata geçirmek üzeresiniz değil mi,af edersiniz başkanım.
Hayvancılığımızın iyi olmasına paralel olaraktan süt üretimimiz de aldı başını gitti.Yoğurt,peynir,kaymak,tereyağı ihraç fazlalığından dolayı çok ucuzladı buralarda.Herkesin kahvaltı sofrasında en az üç çeşit peyniri bulunur.Geçenlerde mahalleli toplantı yaptık başkanım,deve kesme kararı aldık.Her ev bir deve kesecek.Buralarda koyun çok ama deve eti daha iyi olur diyorlar.Fakir fukaraya da dağıtırız dedik.Gerçi hiç fakirimiz yok Allaha şükür.Herkesin geliri çok iyidir.İşsizimiz yok denilecek kadar azdır.Her evde bir işsizimiz olsa da ama olsun başkanım zarar yok.Ya evde iki işsiz olsaydı ne yapardık.
Bu gün arabama mazot aldım,yüz lira verdim dolmadı depo. Ama olsun yollarımız kaymak gibi sayenizde başkanım.Benzin istasyonunda ki çalışana sordum ‘´zamlar yansısaydı kaç lira olacaktı mazot´´diye,´´altı lirayı geçerdi´´dedi.Şükrettim bende, taktir ilahi dedim,ya geçseydi altı lirayı.On beş gün sonra geçecek ama ya şimdi geçseydi.Nasıl öderdim bilmem dedim kendi kendime.
Kıraathane açacağınızı ilan ettiniz ya başkanım.Uzun zamandır bekliyorduk bu haberi nihayet geldi o özel projeniz.Gerçi Türkiye kıraathaneler cenneti.Dört yüz bin tane kıraathane bulunmakta.Ama yetmiyor,her mahalleye açarsanız daha göz doldurucu bir hizmet olacak başkanım.Hele çay ve kek ikram müjdesi var ya gerçekten taktire şayan.Daha ne ister bu millet anlamadım ki.Ama bir sorun var sizin hesap etmediğiniz.Kıraathaneye gidecek boş insanımız yok.Emeklilerimiz dünya turunda,gençlerimiz işinde gücünde.
Bir ay önce açıkladığınız her emekliye bayram ikramiyesi, işte en muhteşemi de buydu.Bin lira sözü verip de paranın üstüne artı beş yüz lira daha eklemeniz emeklinin hayallerine hayal katmanız inanılmazdı.Bin lira dolapları dolduracak, beşer yüz liralar da ikinci dolabı doldurur ya da torunlara hediye olur artık.
Teşekkürler başkanım saygılar.
Geçtiğimiz hafta muhteşem bir konuşmanıza‘´her evde buzdolabı var´´ şahit oldu halkınız.Buzdolabı lüks değil,her evin zorunlu ihtiyacıdır.Para olduğu için buzdolabı alınmaz eve.Herkes bütçesine göre bir şekilde buzdolabı alır evine.Mesele buzdolabı almak değil.Mesele nedir bilir misiniz başkan?O buzdolabını et,but,sebze ve meyveler ile doldurarak işe yarar hale getirmektir.
evimizde iki buzdolabı olmasının sebebi nedir bilirmisin?bence sende bilirsin çünkü aslında sende uzak değilsin hatta bir çoğumuzdan daha da yakınsın bu kültüre.yazın sebzenin ucuzladığı dönem vardır.pazardan alırız kilolarca fasulyeyi domatesi biberi bilumum sebzeyi.fasulyeyi kavururuz.poşetleriz.domatesi biberi melemen yapmak için pişirir dolaba atarız.doldururuz dolabımızı.
çünkü alışkanlıklarımız var.
