SEVDİM KORONA´YI!..

 

Esir aldı dünyayı,

 Kapattı ev´e!..

Akrabalığı-arkadaşlığı,

Kavim-kardaşlığı bitirdi.

Selamı kestirdi konu komşuya,

Hasret bıraktı torun tombağa korona denilen illet.

Test etti gücünü insanın.

Çaresizliğini çarptı yüzüne,

Gösterdi zavallılığını,

Zayıflığını- zaaflarını,

Başkaları ile paylaşması gerektiğini anlattı kendinin sandığı koca evreni.

Atom çağı dedik,

Milenyum dedik,

Hayalden kaldırıp sınırları, global dünya bile dedik.

Sesten hızlı gittik, ışık yetişemedi ardımızdan.

Heybede yemek gönderirken Kabe´ye bir günde,

Kabe´yle görüntülü konuşur olduk.

Tankımız vardı-topumuz vardı,

Oturduğumuz yerden atar füzemiz vardı.

Kuş misali uçtuk bin sekiz yüzlü yılların sonunda havadayız hala evren de,

Bulamadığımızdan değil sadece,

Beğenmediğimizden de,

Lakin

Merakımızdan en çok, konmadık herhangi bir gezegene sonsuzluğun içerisin de.

Ve

Yıl 2020!..

Şairin dediği “vara vara vardık o kara taşa!..

Elektriğin keşfinden başlayan modernleşme ve ilerleme hamlelerinin tamamının, tanrının yarattığı görünmeyen bir düşman karşısında aczine tanık oluyoruz hep birlikte.

Sevmiyoruz,

Korkuyoruz da.

Biliyoruz onsuz olmayacak dünya,

O nedenle şaşkınız alacağımız tedbir konusun da.

Bana gelince:
sevdim!..

İki aydır bahçedeyim,

Sokak köpeklerim sevdi,  Ağaçlarım sevdi.

Ceviz diktim-gül diktim-elma-erik çam diktim yenisinden,

Yıllardır yediğim kazıklar da gelince aklıma,

Aktar dönder yapıp bellediğim toprak bile sevdi.

Hülasa,

 milyonların nefret ettiği korona illetini sadece ben,

Köpekler-ağaçlar, börtü-böcek, toprak mı sevdi diye baktım etrafıma,

Bizi yönetenlerin bizden daha fazla,

Ve üstelik,

 Aşkla tutulduğunu gördüm korona illetine!..

İtiraz yok,

Gösteri yok,

İnternetten de olmasa,

Bunları tetikleyecek yaşanmışlıklardan  haber de yok.

Ol diyorsun oluyor, çünkü korona var:

Yapıyorsun, beğenmedin yıkıp tekrar yapıyorsun, yine korona var…

Ceza yazıyorsun,

Dönüp aynı cezayı katmerleyip bir daha yazıyorsun korona dışarıda,

Katil-uğursuz-hırsız-harami salınırken sokağa,

Gazeteci-şair-yazar-korona  bu sefer içerde.

Yani demem o ki,

Sevmeyeni kadar seveni de oluştu korona kardeşin yılbaşından günümüze!..

Ben sevdim, 58 yıllık yaşamımın muhakemesini iki ayda yaptırıp, sevabı ve gönül rahatlığı fazla bir çok işe yaradığımı görmemi sağladığı için.

Bu vesile ile susuzluk çekmeyen ağaçlar, doğmaya hazırlanmış çiçekler, havalanmayı özlemiş toprak, gömdüğü yerden yiyecek aramaktan hıntı hamuru kesilmiş sokak köpekleri de sevdi.

Ama en çok bizi yönetenler sevdi!..

Bahane yok!..

Apo-mapo,

Pkk-feto gibi dolambaçlı stabilize yollarda yok!..

Direk korona var,

Ol diyorsun oluyor!..