Parti programını,

Ülke siyasetini anlatsın,

Kırıkkaleliler dikkat! O bakanlık, Kırıkkale’de personel alacak! Kırıkkaleliler dikkat! O bakanlık, Kırıkkale’de personel alacak!

Duygu ve düşüncelerimizi tanıtsın,

 Bizlerin, bu milletin asli unsurları olduğumuzu,

Gelecekte onlarla  dostluk ve güven çerçevesi ışığında başta ticari, askeri ve stratejik olmak üzere her türlü ilişkilerimizin geliştirilmesi noktasında çalışabileceğimizi en yetkili ağızdan ifade edip köprü kurması için görev verip yollamıştık  onu Amerika´ya,

O ise;

Ne partiyi ne siyasetini nede bizi anlatmış,

Yada

Dostluk-mostluk hak getire,

Yıllar boyu sadece ve sadece kendini reklam edip, kendi siyasetini tanıtıp gezmiş Amerikan yetkililerine bizim paramızla demişti onun için, merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan.

O söyleşiyi dinledikten sonra Tv ekranlarından,

Dostluk adına hep veren olarak bende demiştim ki ,

Bu adamda vefa diye bir şey yok kardeşim!..

O nedenle,

Oldum olası sevememiştim kibarcık kılıklı muhteremi, uzaktan akrabam olan merhum Erbakan´ın bu ve benzeri ifadeleriyle…

 Ama

 Derdimi  de kimseye anlatamamıştım.

Yıllar sonra,

Ve

Nihayet,

Sokakta vara-yoğa hüloğ çekip alkış tutanla anlaşamadık Abdullah Gül konusunda lakin Sayın cumhurbaşkanı ile aynı çizgiye geldik, şükür.

Onun için terzi Haşim Abinin dükkanında ve beş altı kişinin şahitliğinde Abdullah´ın Gül´ü değil, sadece “rüzgarın gülü” kendisi demiştim.

Vefa bilmez,

Hatır bilmez,

Gönül tanımaz,

İş bitirmez…

Varsa yoksa kendisi, varsa yoksa kendi çıkarı, kendi menfaati…

Sanırsın,

Güneşin değil de aganın  etrafında dönüyor dünya…

Cumhurbaşkanı seçildiğinde de aynıydı,

Tıpkı,

Kurt´un puslu havayı,

Avcının bulanık suyu sevip fırsat kolladığı gibi, fırsat kollamış, 367-e muhtıra karmaşası içerisinde kendini rüyasında görse hayra yormayacağı makama atıvermişti.

Ancak tanıdı millet onu!..

Sayın cumhurbaşkanı da tanıdı kardeşim dediği Abdullah Gül´ü neticede,

Ve

En son ona Pazar günü katıldığı bir toplantıda  benim yıllar önce söylediğim sıfatı uygun gördü zat-ı alilerine..!

“ Rüzgarın Gül´ü!”