Baba malı olsa harcayamaz böyle hoyratça diyor anlatan…

“Gardaşı var,

Garındaşı,

Anası var…

Bacısı-eniştesi,

Yengesi-Yeğenleri derken,

Bilcümle verasetçisi var akraba-i tali kattan hesap soracak…

Yürek ister,

Bilek,

Cesaret ister…

Kanunu var,

Nizamı-intizamı,

Hakkaniyeti,

Günahı,

Her iki cihanda hesap vermesi  var  Kuruşuna halel getirmek için kişinin üstünde oturduğu mirasın...”

O nedenledir ki,

Baba malı olsa böyle hoyratça,

Ve

Sorumsuzca har vurup harman savuramaz diyor muhterem, kendisine teslim edilen beytülmalin üstünde oturanlar için!..

Ulusal anlamda söylemiyorum,

Orası bir facia-i vaka!

Kırıkkale özelinde kime rastlasam devletin herhangi bir yerinde-ünitesinde çalışan,

Hepsi kendi çalıştığı birimle ilgili sorumluların akla hayale gelmedik,

Keyfiliklerinden,

 savurganlıklarından,

Harcama,

Ve

 

Partizanlıklarından,

Vs. söz ediyor…

Hele şu makam arabası hoyratlığı var ya! Müdürün-amirin-danışmanın-başkanın ve yardımcılarının ve aile ve çocuklarının kullandığı, anlata anlata bitiremiyorlar,

12 yaşındaki ressamdan şehit babası anısına resim sergisi 12 yaşındaki ressamdan şehit babası anısına resim sergisi

Bizde kör değiliz, görüyoruz zaten!..

 Yazıyor-çiziyoruz.

Kimi zaman direk isim verip,

Adres gösteriyoruz,

Ama

Adamların  “tını” değil,

Çünkü,

 üstünde hoyratlık ettikleri “baba” malı değil!..

ve

 inanıyorlar canı gönülden,

 yürekten,

Beytülmalin verasetçisi yok, hesap alacak olanı da yok, dolayısı ile kimsenin de umuru değil dökülüp-saçılan bu dünyada,

öteki dünyayı ise Mevla hak getire!..

NOT:
İstanbul´da Türkiye cumhuriyeti vatandaşı ve yüzde yüz Türk olan dört kardeş ve Antalya´da  dört kişilik bir aile yokluktan,

Yoksulluktan,

Çaresiz ve umutsuzluktan ölümü tercih ettiler insanlığa ders vere vere geçtiğimiz hafta…

Kimin tını!..

90 sene önce yaşanmışlıklardan bu günkü CHP´yi sorumlu tutan ve 17 senedir  ülke yönetimini keyfince elinde bulunduranlardan hiç kimse üstüne herhangi bir sorumluluk almadı, almıyor artarak devam eden bu ve benzeri facialarla ilgili…

Yazık!..

Yöneticilere değil, milletin kendine yazık ki, ne yazık!..

Yok sayılarak yaşanılanlar, her bir  Suriyeliye 500 metre kare üzerinden bahçeli evler (villa tipi) yapma projesinin son aşamasına gelindiğini söylüyorlar ve bu millet bunu söyleyenlere cevaz vermeye devam ediyor, hala!..

Bir daha yazık ki, ne yazık!..