Kırıkkale Memur Sen ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Oktay Sümer açıklamasında “2016-2017 eğitim-öğretim yılı, tüm öğrenciler için yeni bir heyecan, veliler için beklenti ve kaygı, eğitim çalışanları içinse bazı sıkıntı ve belirsizliklerle başladı. Yeni eğitim-öğretim yılına sıkıntılı bir atmosferde girdiğimiz aşikârdır. Terörü, ideolojik hesaplar, egemenlik savaşlarının yeni aracı ve yöntemi olarak kullanan emperyalist odakların bölgemizi yapay kurgularla değişime zorlaması; siyasal, kültürel, sosyal sıkıntıları daha da ağırlaştırmaktadır. 15 Temmuz´da, asıl amacı işgal, kullandığı yöntem darbe olan kalkışmada bu sıkıntıları en ağır biçimde yaşadık. Her şeye rağmen geçmişimizden süzülerek varlığını sürdürmüş milli değerlerimizi ve kimliğimizi canlı tutmak, atılım gücünü muhafaza etmek, daha da geliştirmek için eğitim asla ihmal edilmeyecek, ertelenmeyecek milli meselemizdir. Değişimin yönünü, mahiyetini isabetli kavramak, millet olarak yarınlara daha donanımlı hazırlanmak için Milli Eğitim´e her zamankinden daha fazla önem ve öncelik vermemiz gereken dönemlerden geçiyoruz” ifadesini kullandı. 

Kırıkkaleli öğrenciler İtalya’da eğitim aldı Kırıkkaleli öğrenciler İtalya’da eğitim aldı

HASSAS DAVRANILMALI

Başkan Sümer “Açığa alma ve ihraç süreçlerinde adil davranılmalı, masumların zarar görmemesinin mücadelenin en hassas tarafı olduğu unutulmamalıdır. 15 Temmuz darbe girişimiyle millî iradeye yapılan saldırı, milletimizin direnişi, güvenlik güçlerimizin kahramanca mücadelesi başta olmak üzere, millet iradesini savunan tüm sivil toplum örgütlerinin cansiperane duruşuyla akamete uğratılmıştır.  Darbe girişimi sonrası alınan olağanüstü hâl kararı ve başlatılan soruşturmalar çerçevesinde uygulamaya konulan “açığa alınma/görevden uzaklaştırma” tedbiri, suçluların ortaya çıkartılması, şüpheli ile masum arasında ayrım yapılabilmesi, ceza soruşturması ve idari incelemelerin sağlıklı yürütülebilmesi açısından yerinde ve gerekli bir işlemdir. Ancak kamu görevinden çıkarma gibi ağır hukuki sonucu olan bir işlemden evvel en azından bu kişilere masumiyetini ispatlama imkânı tanıyacak bir yolun tanınması gereklidir. Kamu görevinden çıkarılanlar arasında tek bir masumun dahi bulunmaması gerektiği hususu, en az FETÖ/PKK mensuplarının ve destekçilerinin kamudan ihracı kadar önemli bir konudur. Biz her fırsatta terörün her türlüsüne karşı olduk ve olmaya da devam edeceğiz.

ÖĞRETMENE KARŞI ŞİDDET CEZALANDIRILMALIDIR

“Öğretmenlerimiz, çocuklarımız ve gençlerimiz için ‘iyi insanın´, ‘güzel ahlakın´ canlı fotoğrafı olmak durumundadır. Sadece öğreten değil, değerleri yaşayan ve yaşatan bir kimlik olarak öğrencilerinin karşısına çıkmalıdır. Öğrencisi, insan olmanın değerini öncelikle öğretmenlerimiz üzerinden yaşamalıdır. Öğretmenlerimize karşı şiddet, bugün okullarımızda yaygın bir sorun halini almıştır. Maalesef öğretmenlerimiz saldırılara karşı savunmasızdır. Eğitim-öğretim kurumlarında yeterli güvenlik tedbirleri alınmamakta, sorumluluk öğretmenlere ve yöneticilere bırakılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimcilere yönelik her saldırının sıkı takipçisi olmalıdır. Bakanlık, Hukuk Müşavirliği kanalıyla yargıya intikal etmiş davalarda kendi personelinin yanında olduğunu göstermeli; nerede duracağı belli olmayan bu şiddet olaylarının bir an önce son bulması için gereğini yapmalıdır. Eğitim-Bir-Sen olarak, yeni eğitim-öğretim yılının eğitim çalışanlarına, milletimize hayırlar getirmesini; özgür millet, bağımsız devlet düsturuyla geleceğimizin inşasında en büyük payı hakkıyla icra etmesini diliyoruz. 2016-2017 eğitim öğretim yılı öğrencilerimizi velilerimize öğretmenlerimize tüm eğitim çalışanlarına ve aziz milletimize hayırlı olmasını temenni ediyoruz” dedi.