MUTLAKA DESTEK SAĞLANMALIDIR
TGF yönetim kurulu, Basın Vakfı ve federasyona üye cemiyet başkanlarının katıldığı toplantının açılış konuşmasını yapan TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca, 'İnteraktif bir ortamda olmasına rağmen katılımın yoğun olmasından dolayı memnuniyet duydum. 61 ve 62´inci başkanlar konseyi toplantımız gibi 63´üncü toplantımızı da yüz yüze yapamadık. Umarız bir sonraki başkanlar konseyi toplantımızı yüz yüze gerçekleştiririz. Dünya ve ülkemizde salgın hala artarak devam ediyor. Gazeteciler de en çok olumsuz etkilenen meslek gruplarından birisi. Sağlık ve emniyet çalışanlarının ardından aşı talebimiz ne yazık ki karşılık bulmadı. Birçok esnaf gruplarına destek paketi açıklanırken gazeteciler bunun dışında kaldı. Gazeteler maaş vermekte, çalışanlar da maaş almakta zorlanıyorlar. Televizyon ve radyolar da zor durumdalar, uydu bedellerinde herhangi bir iyileştirmede bulunulmadı. Gazete sahiplerine de çalışanlarına da mutlaka destek sağlanmalıdır” dedi.
BASIN KARTLARINDA BÜYÜK SIKINTI YAŞANIYOR
TGF Genel Başkan Karaca, basın kartları konusunda çok büyük sıkıntılar olduğunu belirterek, “Sürekli basın kartları süresi geçen ya da basın kartları yenileyecek arkadaşlarımızın kartlarının verilmesi 1 yılı buluyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim başkanlığının basın kartları konusundaki tutumları meslektaşlarımızı mağdur ediyor” dedi. Karaca, Başkanlar Konseyi toplantısına Kıbrıs´tan katılan gazetecilerin talepleri üzerine de, “Kıbrıs´taki meslektaşlarımızın Basın kartlarının Türkiye´de de geçerli olması ve eşleştirilmesi için de çalışma yapacağız ve Cumhurbaşkanlığı İletişim başkanlığına başvuruda bulunacağız” diye konuştu.
İNTERNET GAZETECİLİĞİ YASASI ÇIKMALI
İnternet gazeteciliğindeki sorunu, veba hastalığı diye niteleyen TGF Genel Başkan Karaca şöyle devam etti: ”En büyük sıkıntımız internet gazeteciliğiyle ilgili yasanın çıkmaması. Her geçen gün kötü duruma gidiyor mutlaka yasası çıkmalı. Bunu defalarca siyasi partilere ilettik. Koronavirüs öldürmese de bu dertler öldürecek gibi. Basın ilkelerine uygun bir şekilde görevlerini yapan meslektaşlarımızı ayrı tutuyoruz, onlar da mağdur oluyorlar. Hem haksız rekabete uğruyorlar hem de basın kartı, yıpranma payı gibi haklardan yararlanamıyorlar. Bu sorun, adeta bir veba gibi ve mutlaka kurtulmamız gerekiyor. İnternet gazeteleri de resmi ilan, çalışanları da basın kartı alabilmeli. Bununla birlikte gazetecilik adı altında bu kutsal mesleği lekeleyenlere de izin verilmemeli. Siyasiler de şikayetçi ama çıkarılması için çaba harcamamaları da ilginç” dedi.
Haber: ERSİN ATASAYAR
